Çocuklar bir birey olarak, kendi duygu ve düşüncelerini karşı taraftaki birine aktarabilmek için, iletişim kurabilmek için konuşma kabiliyetine ihtiyaç duymaktadırlar. Konuşma kabiliyetine sahip bireyler olarak doğan çocuklar, bu kabiliyeti engelleyici tıbbi problemlerle karşılaşabilirler. İşte bu durumda çocukluk döneminde; konuşma, işitme ve dil gelişimini etkileyen ya da çocuğun iletişim kurmasını engelleyen durumlarda konuşma terapistine ihtiyaç duyulmaktadır. Çünkü konuşma terapisti; çocukluk döneminden, yaşlılık dönemine kadar olan süreç içerisinde, konuşma ve işitmede yaşanan bozuklukların tanısını koyup, tedavi edebilir.
Çocukta dil ve konuşmayla ilgili yaşanan problemleri ebeveynler olarak nasıl fark edebilirsiniz?
Çocuklarda genel olarak rastlanan, belli bir yaş düzeyinden (4 ila 5 yaş arası çocuğun bütün sesleri düzgünce telaffuz edebildiği yaşlardır.) sonra konuşuyor, hatta uzun cümleler dahi kurabiliyor ama konuştuğu anlaşılmıyor ise; artikülasyon problemi kendini göstermiş demektir. Ya da çocuk duyduğunu anlıyor ancak anladığını ifade edemiyorsa, bir şeyi söylemesini tekrar etmesini istediğinizde yapmıyorsa, yapmak istemediğinden değil, söylediğinizi beyninde proses edip söyleyemediğinden kaynaklanmaktadır. Bu konuşmada olduğu gibi, hareketlerinde de aynı durumla karşılaşabilirsiniz. Çocuğa zıpla dediğinizde yapmak ister ancak nasıl yapacağını bilemez. Ancak siz hareketi gösterdiğinizde çocuk rahatlıkla devam ettirebilir. İşte otizmi olan çocuklarda da sıklıkla görülmekte olan; apraksi, herhangi bir hastalık olmaksızın da kendini çocuklarda gösterebilmektedir. Böyle durumlarda bir konuşma terapistine başvurmanız çok önemlidir. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa, o kadar hızlı gelişme sağlanır.
Peki Kliniğimizde uygulanan Tedavi Yöntemi nedir?
Amerika’da ve tüm gelişmiş ülkelerde 1970’ten beri kullanılan PROMPT tekniği; tedavinin çok hızlı bir şekilde gelişim göstermesi için uygulanan bir tekniktir. PROMPT tekniği Deborah Hayden isimli bir konuşma terapistinin Otizm’li çocuklarla çalışırken, alışılagelmiş terapi uygulamalarının işe yaramadığını farkederek geliştirdiği bu teknik, zamanla yapılan bilimsel çalışmalarla gelişim gösteren bir tekniktir. Amerika’da; The American Speech-Language-Hearing Association (ASHA) (Amerikan Konuşma-Dil-İşitme Derneği) kurumunda Klinik Yeterlilik Belgesi (Certificate of Clinical Competence) almaya yeterli kişiler
konuşma terapisti olabilmektedir. Amerika standartlarına göre
konuşma terapisti olabilmek için, bir lisans programını bitirmek ve lisans eğitimi sonrasında yine Dil ve Konuşma Terapisi üzerine yüksek lisans yapmak gereklidir. Sonrasında 1 yıl Amerikan Dil İşitme Konuşma Derneğinden lisanslı, tecrübeli bir Konuşma terapistinin yanında staj yapmak ve praxis sınavını geçmek gereklidir. Peki bu teknik nasıl uygulanıyor diye soracak olursanız; bizler konuşma terapistleri olarak kliniğimizde, yukarıda bahsedilen işitme ve dil gelişimini engelleyen problemleri giderebilmek için bu teknikle, çocuğun konuşma organlarına dokunarak, bu organların hangisini hangi sesi üretmek için kullanması gerektiği yani hangi harfi nasıl üretmesi gerektiği çocuğa öğretiyoruz. Biraz detaylandıracak olursak; çocuk bir harfi üretemediğinde, örneğin A harfi, biz başparmağımızla çenenize bastırarak, ve çocuğun ağzını açması gerektiğini göstererekA harfini nasıl üretmesi gerektiğini öğretiyoruz. Verilen bu dokusal uyarılarla beyin konuşması için programlanıyor. Bu teknik sayesinde özellikle ağır apraksisi olan çocuklarda çok büyük gelişmeler sağlanmaktadır.
Ümmühan Erkoç Konuşma terapisti konusunda Amerikada eğitim almış deneyimlerini Türkiye’de sizlere aktarabilmek için 2011 yılında İre Terapi’yi kurmuştur. Sitesini ziyaret ederek detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.